03 Ocak 2017

Tip 1 ve Tip 2 Diyabet ne demektir?

Tip 1 ve Tip 2 diyabet hastalıkla yeni tanışan hastaların bazen karıştırdıkları ve hasta yakınlarıyla aralarında bazen tartıştıkları önemli bir noktadır. Diyabetinin rakamını öğrenmek isteyen hastalar zaman zaman olmuştur. Bu iki hastalık isimleri benzer olsa da birbirlerinden çok farklı patafizyolojik oluş mekanizmalarına sahip hastalıklardır.
Tip 1 diyabet vücudumuzdaki pankreasın otoümmün olaylar sonucunda hasar görerek insülin üretemez hale gelmesi ile ortaya çıkan bir durumdur. Tip 1 diyabette insülin tedavisi mutlaka en başından itibaren gereklidir ve bu hastalar insülin kullanmadıkları takdirde yaşamlarını idame edemezler.
Tip 2 diyabet ise toplumda daha çok görülmekte ve hastaların yaklaşık %90’ının oluşturmaktadır. Tip 2 diyabet daha çok genetik faktörlerin hazırladığı insülin direncinin hastaların çok büyük bir kısmında yer aldığı ama bunun yanı sıra insülin salgılama bozukluğunun da iştirak ettiği bir diyabet formudur.Tip 2 diyabette hastaların kilolu olması ve hastalığın daha çok orta yaşlarda ortaya çıkması bunun daha önceki yıllarda erişkin tip diyabet olarak adlandırılmasına yol açmıştır. Tip 1 diyabet ise çocuklarda daha sık görülen bir form olması nedeniyle önceki dönemlerde jüvenil tip olarak adlandırılmıştır. Oysa bugün Tip 1 diyabetin daha ileri yaşlarda görülebildiği ve Tip 2 diyabetin de çok erken yaşlarda görülebildiğini bilmekteyiz. Ancak bunların oluş mekanizmaları son derece farklıdır.
Tip 2 diyabetik hastalarda yaşam tarzı değişiklikleri, beslenmenin düzenlenmesi, egzersiz yapılması ve bununla birlikte oral antidiyabetiklerin öncelikle kullanılması söz konusudur. Ancak ilerleyen dönemlerde Tip 2 diyabetik hastaların da insülin salgılama kapasitelerinin azalması sonucunda onlar da Tip 1 diyabetiklere benzer şekilde insülionopenik yani insülin salgılama yetersizliği olan konuma ilerleyebilmektedirler. Bunun yanı sıra böbrek fonksiyonlarındaki kayıplar ve karaciğer yetersizliği olan bireylerde ve özel koşullarda tip 2 diyabetiklerde de insülin kullanılması gerekebilmektedir.
Bir başka deyişle insülin tedavisi tip 2 diyabetli hastalarda başlangıçta ilk tercih edilen tedaviler arasında yer almamakla birlikte yaşam boyunca hastaların ihtiyaç duyabileceği bir tedavi seçeneğidir. O açıdan etkin değerlendirmenin ötesinde bunun mutlaka etkin bir şekilde planlanması son derece önemlidir.

Şimdi bu açıklamanın ardından benim tip2 ve ileri derece diyabetim olması nedeni ile başta yüksek doz insülin ve göz bozulması dahil, ne gibi tehlikelerle karşı karşıya kaldığımı ve hayatımı nasıl zorlaştırdığını ilk bölüm olarak anlatmış olayım sizlere. Çok geç oldu biliyorum ama umarım sran arkadaşlar okuyordur:(